Kürtler Yerel İdareleri ve Özerklik

Kürt siyaseti bütün bileşenleriyle birlikte bir süredir Kürt sorununun çözümü için "demokratik özerklik" modelini öneriyor. Merkezle yerel arasındaki ilişkilerinin yeniden düzenlenmesini; yerelin kendini ifade etme ve anayasayla sınırlı yönetme yetkisine sahip olması gerektiğini belirtiyor.
Doğal kaynakların işletilmesinden eğitime, sağlıktan güvenliğe ve çevreden kültüre merkezi yetkilerin yerele devredilmesini talep eden siyaset, bu hakkın anayasal güvence altına alınması halinde sorunun çözüleceğini ve bir arada yaşama iradesinin daha da güçleneceğini söylüyor.
Ayrıca bu modeli sadece Kürtler için değil, kültürel çeşitliliğe sahip tüm Türkiye için öneriyor. Bunun bütün bölgeler ve toplumsal kesimler için özendirici ve güçlendirici sonuçları olacağını ileri sürüyor...
Kürt sorununun Balkanları kaybeden Osmanlı'nın Şark'ta merkezileşme politikası uygulamaya ve geniş bir otonomiye sahip Kürdistan mirlerinin yetkilerini ortadan kaldırmaya başlamasıyla çıktığı biliniyor.
Türk-Kürt ilişkilerinin tarihsel birikimine ve bir arada yaşama iradesine darbe indiren merkezileştirme siyasetine Kürt halkının 1806'da başlayan Baban İsyanı'yla itiraz ettiği ve bu itirazın günümüzde devam ettiği de biliniyor.
Zira Kürt halkı kendi hayatı üzerinde söz ve karar sahibi olmak hakkından vazgeçmiyor. Koşullar ne olursa olsun geçecek gibi de görünmüyor...
Öte yandan sorunu çözmenin bir aracı olarak özerklik modelinin Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluş günlerinde gündeme geldiği ve TBMM'nin 10 Şubat 1922 tarihinde Kürdistan'a özerklik tanıyan bir yasayı kabul ettiği de biliniyor.
19251e birlikte inkar ve imha politikasına yönelen devletin rafa kaldırdığı 18 maddelik bu yasa o günden bu yana tozlu raflardan indirileceği günü bekliyor.
O günler de giderek yaklaşıyor. Şartlar Türkiye'yi 19201i yıllarda rafa kaldırdığı 'Kürtlere Özerklik' siyasetine geri dönmeye zorluyor. Haklarımız acısından hayati öneme sahip Çözüm Süreci'nin geleceği de buna bağlı görünüyor.
Böylesi bir süreçte DBP Van İpekyolu Belediyesi Eşbaşkanı Veysel Keser de yüksek bir sorumluluk duygusuyla hazırladığı elinizdeki bu çalışmasıyla konuya önemli bir katkı sağlıyor.
Çözüm modelinin tarihsel gelişim süreci ve günümüzdeki örnekleriyle konuyu anlamamızı kolaylaştırıyor. Kürtler; Yerel İdareleri ve Özerklikleri çalışmasının hak ettiği ilgiyi göreceğine inanıyor, Sayın Keseri tebrik ediyorum...
Günay Aslan