Mart 1988’de, İran-Irak savaşı sırasında, Irak Kürdistanı’nın ücra bir kenti olan Halepçe’de binlerce insan kimyasal saldırı sonucu öldürüldü. Bu dehşetin neticesinde, her iki taraf bir diğerini devam eden savaşta katliam yapmakla suçlarken saldırıyı kimin yaptığıyla ilgili karışıklık devam etti. Sis perdesi ortadan kaldırıldığında, Saddam Hüseyin rejiminin ve ona gizlice yardım eden Batılı müttefiklerinin sorumlu olduğu ortaya çıktı. Ortadoğu’nun tecrübeli bir gözlemcisi tarafından yazılan bu kitap, Halepçe’nin kimyasal saldırıya uğramasının hikayesini anlatmakta; Amerika başka bir tarafa bakarken Irak’ın kimyasal silahlarını nasıl geliştirdiğini ve İranlı askerler ile Kürt köylüleri hedef aldığını göstermektedir. Günümüzde, Irak bölünürken ve Ortadoğu daha fazla kargaşa içine batarken, bu politikalar Amerika’nın ve Batı dünyasının başına bela olmaktadır.

Kitap Hakkındaki Yorumlar

“Joost Hiltermann, gazetecilerin ve politikacıların tarihî bilgi ve doğru analiz için en çok başvurdukları Irak gözlemcilerinden biridir. Hiltermann, büyük bir özenle yazdığı “Zehirli Bir Konu”da kitle imha silahlarının, sahtekârlığın ve zulmün Irak’ta çok eskiye dayandığını gösteriyor. Halepçe, bize Saddam Hüseyin rejiminin neden çöktüğünü ve Amerika’nın bu çöküşte neden gizli bir rol üstlendiğini gösteriyor.”

George Parker, “The Assassins’ Gate: America in Iraq” kitabının yazarı “Hiltermann, “Zehirli Bir Konu”da son yirmi yılda meydana gelen korkunç olaylardan heyecanlı bir anlatı ortaya çıkarmış. Bu kitap titizlikle hazırlanmış önemli bir tarihî belge olmanın ötesinde. Saddam Hüseyin’in en korkunç soykırımını ve ABD’nin bu vahşete verdiği cevabı yeniden inceleyen Hiltermann, bugünkü sorunların köküne iniyor. Hiltermann, bize Kürtlerin bugünkü ayrılığının sebebi olarak Irak’a güvenmemeleri olduğunu gösterirken, Saddam Hüseyin’in kendi halkına karşı gaz kullandığı sırada Amerika’nın Irak’a yardım etmesinin Washington’a bölgede duyulan güveni sarstığını vurguluyor. Ve kitap bize çarpıcı bir şekilde, Amerika’nın Saddam’ın İran’a yaptığı kimyasal saldırılar karşısında sessiz kalmasının İran’ı nasıl kitle imha silahı kullanmaya ittiğini gösteriyor. Hiltermann, yıllarca uğraşacağımız dehşet verici bir suçun kitabını yazmış.”

-Samantha Power, Harvard Üniversitesi,
“A Problem from Hell: America and the Age of Genocide” kitabının yazarı
   
“Joost Hiltermann, Ortadoğu’da bu yüzyıldaki kitle imha silahı kullanımının -Saddam Hüseyin’in 1980’lerde İran’a karşı uyguladığı geniş çaplı kimyasal silah saldırılarının- detaylı bir raporunu yazmış. Hiltermann’ın araştırması sadece Irak’ın suçlarını ortaya çıkarmıyor, özenle bu meseleden kaçınan ya da Irak’la gizli bir şekilde işbirliği yapan uluslararası toplumun da suçlarını gözler önüne seriyor. Hiltermann’ın da belirttiği gibi bu olayın sonuçları yıllarca bizi meşgul edecektir.”
Gary Sick, Körfez/2000 Projesi’nin Başkanı, Kolombiya Üniversitesi ve
Milli Güvenlik Konsey Heyeti eski üyesi

Di adara 1988an de, di dema şerê Îran û Iraqê, li Kurdistana Başûr bi hezaran mirov, bi gazên kîmyewî hatin qetilkirin. Ne tenê mirov, bajarek jî hate kuştin. Di destpêkê de herdu aliyê şer hevdû sûcdar kirin. Lê piştî mij û dûmana destpêkê belav bû, eşkere bû ku Saddam Husên û rejîma wî ev sûc kiriye. Lê mesûlê vê qirkirinê tenê Saddam bû? Rola hevalbendên wî yên Rojavayî di vê bûyerê de çi bû?

Di vê kitêbê de, ku ji aliyê rojnamevan û çavdêrekî xwedî tecrûbe ve hatiye nivîsandin, êrîşa bi çekên kîmyewî a li ser Halepçe tê vegotin. Di demeke ku bala Amerîka li ser tiştên din bû, Iraqê çekên kîmyewî li ser leşkerên îranî û gundiyên kurd ceribandin. “Jehrkirina Halepçe” wekî zabtnameyeke bikaranîna çekên kîmyewî û vî sûcê li dijî mirovahiyê ye.