Unutmadılar sizleri ve unutturmayacaklar da. Çünkü milyonlar mücadelenizi ve adınızı altın harflerle çoktan yüreklerinin en ortasına, hiçbir zaman kaybolmayacak şekilde yazdılar. Ne mutlu sana ve sizlere ki, dünyanın en büyük hazinesi olan "kendi olmayı" bize bıraktınız.
Halkın içinde bir korku ve panik vardı. Herkes saat 18:00'den önce evine kapanıyordu. Ama henüz kimse evlerine çekilmemişti. Biz Elma Sokağı'nın yanına geldiğimizde bir kişi yanımıza gelerek Mehmet Sincar'a soru sormaya başladı. Sanki tanıyor gibime geldi. Daha fazla onunla ilgileniyor; sorular soruyor, Mehmet'de sorularına yanıt veriyordu. Ve ben Mehmet'in kulağına eğildim. "Gecikiyoruz, gidelim" dedim. "Tamam" dedi. Ben yürümeye başladım. O ise geride kaldı. Elma Sokağı'nı geçtim. Mehmet'le aramızda tahminen 20-30 metre vardı. Önce iki el ateş sesi peş peşe geldi...
279
Turki
Araştırma İnceleme Kitapları
2005
Loading....